Bilimsel Araştırma Yöntemleri arasında sıkça kullanılan ve akademik camia tarafından da doğruluğu kabul görmüş Kolayda Örneklem Yöntemini kullanarak anket sonuçlarını derledi.
Anket çalışmasında 590 katılımcı katıldı. Araştırma sonuçlarına göre gıda mühendislerinin %3’ü kamuda, %51’i Özel Sektörde, %9’u Meslek Dışı Sektörlerde, %37’si ise hali hazırda iş aramakta olduğu belirlendi.

Verilen cevaplar doğrultusunda gıda mühendislerinin %46’sı yani neredeyse yarısı Mesleğini icra edememektedir. Sonuçları göz önünde bulundurduğunda gıda mühendislerinin daha fazla istihdam olanağının sağlanması gerektiğinin görüşünde olduğunu belirttiler.
Katılımcıların aylık gelirlerine dair yöneltilen soruda ise katılımcıların %23 ü Asgari Ücret, %37 ‘si 4500 TL- 5500 TL, %32’si 5500 TL – 7000 TL, %8’nin ise İstihdamı Zorunlu Personel kapsamında +9200 TL aylık gelire sahip olduğu ortaya çıkmıştır.
Gıda mühendislerinin ekonomik gelir anlamında hayat standartlarını rahatça yaşayabilecek durumda olmadıklarını görüyoruz.
Gıda mühendislerinin Tarım ve Orman Bakanlığımızca açıklanan Personel Alım ilanındaki kadroları yeterli bulup bulamadıklarına dair bir soru yöneltildiğinde ise katılımcıların %99’u 135 kişilik kadronun yetersiz olduğunu belirtirken, %1‘i ise ilgili kadronun yeterli olduğunu belirtmiştir.
Verilen cevaplar ışığında gıda güvenliği açısından hayati bir öneme sahip olan gıda mühendislerinin kamu ’da daha fazla istihdam şansına sahip olmaları gerektiği görüşündeyiz. Personel Alım İlanındaki meslektaşlarımıza ayrılan kontenjanların ne kadar olması gerektiğine dair
bir soru yönelttiğimizde ise katılımcılarımızın %5’i 200- 250, %8’i 250-350, %14’ü 350- 500, %73’ü
ise 500- 750 kişilik bir kontenjan açılması gerektiğine dair cevap vermiştir. Bu durumda meslektaşlarımızın kamu kaynaklarına dair daha fazla beklenti içerisinde oldukları aşikardır.
Yapılan anket çalışmamızın ardından ortaya çıkan veriler ışığında ne yazık ki halk sağlığı için hayati
bir öneme sahip olan Gıda Mühendislerinin gerek istihdam gerekse ekonomik anlamda yeterli şartlarda olmadıkları ortadadır.
Geldiğimiz noktada meslek temsilcileri, meslek organizasyonları, odamız ve devletimizin ortak bir
çalışma gurubu içerisinde yer alarak meslektaşlarımızın durumunu daha iyi noktalara getirmek
adına çalışması gerekmektedir.
Ötekileştirmeden bütün paydaşları bir araya getirerek mesleğimizin hak ve itibarını korumak adına
elimizden gelen bütün çabayı göstermek istediğimizi sizler aracılığıyla açıkça belirtiyoruz.