Ankara’nın Keçiören ilçesinde Şehit Ahmet Kabukçu İlkokulu 1’inci sınıf öğrencisi Mert Yağız Köksal, 10 Aralık 2019’da okul kantininden aldığı şırınga şeklinde çikolatanın kapağının nefes borusuna kaçması sonucu hayatını kaybetti.

Soruşturma sonunda kantin işletmecisi Neşe Yavuz ile ürünün dağıtımını yapan firma sahibi Yunus Taycı hakkında ‘taksirle ölüme neden olmak’ suçundan 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Aralarında okul müdürünün de bulunduğu dosyası ayrılan diğer şüphelilerle ilgili soruşturma ise sürüyor.

İLK DURUŞMA YAPILDI

Ankara 17’nci Asliye Mahkemesi’nde tutuksuz sanıklar Neşe Yavuz ile Yunus Taycı’nın yargılanmasına başlandı. Duruşmada sanıklardan Neşe Yavuz ile Mert Yağız’ın babası Faruk, annesi Şükran Köksal ile taraf avukatları hazır bulundu.

Neşe Yavuz savunmasında, olaydan büyük üzüntü duyduğunu belirterek şunları söyledi: Kantinde bu ürünü satıyoruz. Ancak olay günü Mert Yağız Köksal’a satmadık. Ürünün kantinde satılmasının uygun olup olmadığıyla ilgili bir uyarı yapılmadı. Çikolata ürünlerinde kalori değerlerine göre satışının uygun olup olmadığının belirlendiğini biliyordum. Ancak bu ürünün şeklinden dolayı satışının yasak olduğunu bilmiyordum. Denetimler yapıldığı sırada bu çikolatalar buradaydı.

Mert Yağız’ın ailesinin avukatı Elçin Özge Şimşek Çağlayan ise sanığın savcılık aşamasında verdiği ifadesinde ürünü satmadığını söylediğini hatırlattı. Sanık Yavuz ise böyle bir ifadesi olmadığını, ürünü Mert Yağız Köksal’a satmadıklarını söylediğini iddia etti. Ankara dışında yaşayan ve pandemi koşulları nedeniyle duruşmaya katılamayan Yunus Taycı’nın ise savunması alınamadı.

10 TANIK DİNLENDİ

Duruşmada aralarında okul müdürü, müdür yardımcısı, iki nöbetçi öğretmen, kantin çalışanlarının da bulunduğu 10 tanığı dinledi. Tanık olarak dinlenen kantin çalışanları da Mert Yağız Köksal’a ürünü satmadıklarını, dışarıdan bir marketten almış olabileceğini söyledi.

GÖREVSİZLİK TALEBİ KABUL EDİLMEDİ

Tanık ifadelerinin ardından söz alan Avukat Elçin Özge Şimşek Çağlayan, sanık ve tanık ifadelerinin çeliştiğini, bunun da uygun olmamasına rağmen sanığın, çocukların hayatlarını hiçe sayarak ürünü bilerek sattığını ortaya koyduğunu dile getirdi.

Avukat Çağlayan, davanın taksirle ölüme neden olmak suçundan açıldığını, ancak olayın olası kastla adam öldürmek kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, mahkemeden görevsizlik kararı vererek, dosyayı ağır ceza mahkemesine göndermesini talep etti.

TALİMATLA İFADESİ ALINACAK

Ara kararını açıklayan mahkeme, duruşmaya katılmayan sanık Yunus Taycı’nın talimatla savunmasının alınmasına karar verdi. Köksal ailesinin avukatının görevsizlik talebini kabul etmeyen mahkeme, dinlenmeyen diğer tanıkların da dinlenmesine ve dosyada bulunan eksikliklerin giderilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.

DURUŞMA SONRASI ADLİYE ÖNÜNDE AÇIKLAMA

Adliye önünde açıklama yapan Avukat Çağlayan, çocuğun ürünü kantinden almadığını iddia etmeye çalıştıklarını belirterek “Ama dosyadaki deliller, tüm tanık beyanları bu ürünün kantinde satıldığını işaret ediyor. Artık Nisan ayındaki ikinci duruşmayı bekliyoruz” diye konuştu.

Sanık Neşe Yavuz’un, duruşmada yaptığı savunmasında bu ürünü kantinde sattığını söylediğini ifade eden Çağlayan, “Bu ürünün kantinlerde satılmasının yasak olduğunu da bilmelerine rağmen satışın yapıldığını beyan etti. Tanık olarak dinlenen diğer dosyada şüpheli sıfatıyla soruşturmaları devam eden okul idarecileri ve öğretmenler, bu ürünün satışından hiçbir şekilde haberdar olmadıklarını söylediler. Dosyada ciddi anlamda çelişkiler var” diye konuştu.

MERT YAĞIZ KÖKSAL’IN ASLİ KUSURLU KABUL EDİLMESİNE TEPKİ

Adli Tıp Uzmanlığından alınan bilirkişi raporunda Mert Yağız Köksal’ın asli kusurlu kabul edilmesine de tepki gösteren Çağlayan, “Bu akla, mantığa, vicdana sığar bir rapor değil. 6 yaşında bir çocuk kendi ölümünden sorumlu tutulamaz. Kapağın el yordamıyla açılmasının imkanı yok” ifadelerini kullandı.

“ADALETİN YERİNİ BULACAĞINA İNANIYORUM”

Mert Yağız Köksal’ın annesi Şükran Köksal, “Herkesten her şeyi tekrar dinlemek bize olayı yaşattı; ama bu acıya Mert Yağız için dayanacağız. Çocuğumun hakkı yerde kalmasın diye bunları dinleyeceğiz. Küçücük omuzlarına bu yükü yüklediler; ama buradan haklı çıkamayacaklar. Adaletin yerini bulacağına inanıyorum” ifadelerini kullandı.

Bilirkişi ilkokul öğrencisi Mert Yağız Köksal’ı ‘asli kusurlu’ buldu

Boğazına şırınga şeklindeki çikolata kutusunun kapağının kaçması sonucu yaşamını yitiren ilkokul 1. sınıf öğrencisi Mert Yağız Köksal, Adli Tıp Uzmanlığından alınan bilirkişi raporuna göre “asli kusurlu” kabul edildi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianameyle Köksal’ın 10 Aralık 2019’daki ölümüne ilişkin şırınga şeklindeki çikolata kutusunun satıldığı kantin işletmecisi Neşe Yavuz ile ürünü dağıtan firmanın yöneticisi Yunus Taycı hakkında “taksirle ölüme neden olma” suçundan 6’şar yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştı.

İddianamede, otopsi sonucu Mert Yağız Köksal’ın ölümünün “solunum yollarının yabancı cisimle tıkanmasına bağlı mekanik asfiksi sonucu meydana geldiği” ifade edildi.

Adli Tıp Uzmanlığından alınan bilirkişi raporunun Mert Yağız Köksal’ı “asli kusurlu” kabul ettiği belirtilen iddianamede, şu ifadelere yer verildi:

“Dosyada mevcut 15 Ekim 2020 tarihli Adli Tıp Uzmanlığından alınan bilirkişi raporuna göre maktulün plastik enjektörün ucundaki tıpayı eliyle çıkarmadan ağzına alarak dişiyle çıkarmaya çalışırken tıpanın boğazına kaçması ve boğularak ölmesine neden olduğu, maktulün böylece kendi tedbirsiz ve dikkatsiz davranması sonucu ölümüne neden olduğu ve bu nedenle asli kusurlu olduğunun anlaşıldığı belirtilmiştir.”

Haklarında dava açılan Yavuz ve Taycı’nın yaşanan olayda “tali kusurlu” olduğu kaydedilen iddianamede, okul müdürü, nöbetçi öğretmen, hizmetli ve Mert Yağız Köksal’ın götürüldüğü sağlık merkezindeki doktor hakkında soruşturmanın sürdüğü bildirildi.