SAĞLIK BAKANLIĞI DENETİMİNDE ÇALIŞACAK OLMAKTAN MUTLUYUZ
Açıklamada, Sağlık Bakanlığı’nın sağlık meslek mensuplarına yönelik standartlar getirmesinin halk sağlığı açısından büyük bir adım olduğu vurgulandı. Dernek temsilcileri, serbest çalışan diyetisyenlerin Bakanlık denetimine girmesinin önemli bir kazanım olduğunu belirtti.
MEZUN SAYISI ARTIYOR, KAMUDA İSTİHDAM AZALIYOR
Her yıl üniversitelerden ortalama 5 bin diyetisyen mezun olurken, kamuda yalnızca 250–300 kişilik istihdam sağlandığı ifade edildi. Bu durumun, binlerce mezunun serbest meslek mensubu olmaya yönelmesine neden olduğu belirtildi. Ancak 29 Mart 2025’te yayımlanan yönetmelikle getirilen fiziksel şartların serbest çalışan diyetisyenleri zor durumda bıraktığı aktarıldı.
YENİ DÜZENLEME İSTİHDAMI AZALTIR, KAMUYA EK YÜK GETİRİR
Farklı meslek gruplarının birlikte çalışmasının engellenmesinin multidisipliner sağlık hizmetlerinin önünü keseceği belirtilen açıklamada, bu durumun toplumun sağlık hizmetlerine erişimini de olumsuz etkileyeceği vurgulandı. Ayrıca bir diyetisyenin kendi yanında başka bir meslektaşını çalıştıramamasının istihdamın önünde büyük bir engel olduğu ifade edildi.
DEPREM DAYANIKLILIK RAPORU İŞLETMELERE YÜKLENEMEZ
Yeni yönetmelikle birlikte istenen deprem dayanıklılık raporunun, işletmelerin karşılayamayacağı kadar büyük bir yük oluşturduğuna dikkat çekildi. Açıklamada, “Devletimiz, tüm bina sahiplerinden bu raporu talep ederek herkesi kapsayan bir güvenlik önlemi almalıdır” denildi.
SAHTE DİYETİSYENLERLE MÜCADELE ŞART
Sosyal medya üzerinden yetkisiz kişilerin beslenme önerileri vermesi, ürün pazarlaması yapması ve halk sağlığını tehdit etmesi konusuna da dikkat çekildi. Dernek yetkilileri, sahte diyetisyenlerle mücadele için Sağlık Bakanlığı’nın hızlı ve caydırıcı adımlar atmasını talep etti.
DİYETİSYENLER MESLEK YASASI ŞART
Açıklamanın sonunda ise tüm bu sorunların temel çözümünün “Diyetisyenler Meslek Yasası”nın çıkarılması olduğu vurgulandı. Beslenmenin doğum öncesinden başlayarak hayatın her alanında kritik bir rol oynadığı ifade edilirken, meslek haklarının güvence altına alınması ve mesleki müdahalelerin son bulması gerektiği dile getirildi.