Yüce Allah mümin kullarını kardeş kılmıştır. Kuranda “ Hiç şüphe yok ki, müminler kardeştir. “ buyrulmaktadır.
Salih olsun fasık olsun, iyi olsun kötü olsun, günahlı olsun çok günahlı olsun, Kamil olsun, mazlum olsun zalim olsun müminler hep kardeştir.
Nikâhın talakı olur da, kardeşliğinin olmaz.
Bir mümin dinden Çıkmadan onunla kardeşlik bozulmaz.
Biz zahire bakarız: kişi ehli tevhit ve ehli kıble ise kardeşimizdir.
Peygamber efendimiz mazlum =zulme uğramış olsun zalim olsun kardeşine yardım et buyurmuştur. Sormuşlar: mazluma yardımı anladık da, zalime nasıl yardım edeceğiz? Şu cevabı vermişler: elini onun elinin üzerine koyarsın, yani zulmüne mani olursun.
Peygamber efendimiz zina ettiğini üç kere itiraf eden bir sahabenin recmen idamını emir buyurdular. Orada bulunan biri idam edilecek zatın aleyhinde ileri geri konuşunca peygamberimiz onu azarladılar; kardeşiniz ölünce cenazesinin alırsınız, namazını kılarsınız, Allah’ın onu bağışlaması için dua edersiniz, defn edersiniz buyurdular.
Mümin müminin kardeşidir. Açıkça ve açıkta fısk ve fucur yapmadıkça onun gıybeti yapılamaz. Onun gizli günah, ayıp ve kusurları araştırılamaz.
Müminler birbirlerinin gizli günahlarını, dinleme böcekleriyle, gizli kameralarla asla tecessüs edemezler.
Olgun müminler, Müslümanların ayıplarına karşı karanlık gece gibi olmakla yükümlüdür.
Müminin mümine düşmanlık etmesi haramdır.
Müminin mümini, meşrep farklılığı dolayısıyla ötekileştirmesi günahtır, ayıptır.
Cemaat, tarikat, mezhep, hizip, fırka holiganlığı İslam kardeşliğini dinamitliyor.
İnsanlar melek değildir. Bir Müslüman sana kötülük ettiyse sen ona iyilik edeceksin.
Müslüman Müslümana beddua etmez hayır dua eder.
Aynı meşrep ve mezhepten olan müminler kardeştir; farklı meşreplere mensup olan müminler has kardeştir.
Birbirleriyle kardeş olan bütün müminler tek bir Ümmet çatısı altında ve teşkilatı içinde toplanmalıdır.
Bütün müminler raşit ve adil bir imama biat ve itaat etmelidir.
Müminlerin ilim, irfan, imkân, kültürü ve iktidar, icazet sahipleri kardeşlerine nasihat etmeli, onları uyarmalı, aydınlatmalı, bilgilendirmelidir.
İman kardeşliği tarikat, meşrep, cemaat kardeşliğinden önce gelir.
Müminlerin kardeşliği kuran ve sünnet ile sabittir.
Benim cemaatime, tarikatıma muhalif olan mümin benim kardeşim değildir diyenin küfre düşmesinden korkulur.
İman kardeşliğinin mekanları camilerdir. Orada her mezhep ve meşrepten müminler günde beş kez toplanır, saf olur ve kendilerini kardeş kılan Rahmana secde eder.
Camilerdeki namaz saflarında Hanif’i olur, Maliki olur, Şafii olur, Hambeli olur, Nakşi olur, Kadir’i, Rufai, Şezali olur. Tasavvuf taraftarı olur, tasavvufa karşı olan olur. Aynı safta Şehi ekber Muhiddin’i Arabi seven olur, ona karşı olan İbni Teymiyeci olur. Velhasıl çeşitlilik olur.
İslam kardeşliği Ümmet birliği ve Raşit halifeye biat ve itaat ile olur.
Selam ve Dua ile
Zübeyt BOZKURT