31 Mart 2024 tarihinde yapılacak olan yerel seçimler için takvim hızla ilerliyor. Bugün itibariyle tam tamına 3,5 ay sonra seçim sandığı vatandaşın önüne koyulacak. 

Ankara'da şimdiye kadar yaşanan seçimlerden biraz daha farklı olarak, AK Parti bu sefer 2019'da kaybetmiş olduğu Ankara Büyükşehir Belediyesi'ni yeniden kazanmak için sahada olacak.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş için de kritik bir sürecin yaşanacağı yerel seçimlerde AK Parti için hedef Büyükşehir'i yeniden AK Parti belediyeciliği ile buluşturmak.

Büyükşehir'i kazanmak için de AK Parti'nin büyük düşünmesi ve farklı stratejiler üretmesi gerekliliği sahadaki yansımalara bakılınca yadsınamaz bir gerçek.

Şöyle ki; Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'a görece bir halk desteği olduğu ve bunun da Mansur Yavaş'ın yapmış olduğu hizmetlerden veya yatırımlardan değil de sosyal medyada yürütülen ve geniş bir kesime kabul ettirilen dürüstlük ve şeffaflık algısından kaynaklandığı söylenilebilir.

Bu destek seçim sandıklarına yansır mı yoksa vatandaş Mansur Yavaş'ın başarılı olup olmadığını sorgulayarak, Ankara'ya hakkıyla hizmet edemediğini, vaatlerinin neredeyse hiçbirini yerine getiremediğini görür mü bunu zaman gösterecek.

Vatandaş Mansur Yavaş'a hangi notu verirse versin, bu notu hükümsüz kılacak durum ise vatandaşın AK Parti'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Adayı olacak isme hangi notu vereceği gerçeğidir.

İYİ Parti'nin de Ankara'da büyükşehir için aday çıkaracağı konusu gündemdeki yerini korurken aslında seçimin sonucunu Cumhur İttifakı'nın izleyeceği strateji ve tercih edeceği adayın vatandaşta bırakacağı intiba belirleyecek. 

AK Parti'nin listesinde Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığı için düşünülebilecek 10'a yakın isim varken bu günlerde bu sayının 3 - 4 seviyesine kadar indiği söylenilebilir.

Bir önceki seçimde yapılan hatanın aksine bu dönem yerelden bir aday ile çıkılacağı kamuoyundaki hakim görüş. 

Yerelde en çok konuşulan isimlerden birisi  büyükşehir belediye başkan adaylığını istediğini kamuoyu ile paylaşan Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok. 

Turgut Altınok, Ankara kamuoyunda belediyecilik anlamında kendisini ispat etmiş özellikle Keçiören ile özdeşleşmiş ve markalaşmış bir isim. Bir çok vatandaş Turgut Altınok'un Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığını da başarı ile yapacağına inanıyor. 

Bu yarışta Turgut Altınok ismi en güçlü aday gibi görünse de gerek parti içi dengeler gözetildiğinde, gerek Mansur Yavaş ile rekabette hitap ettikleri hedef kitle düşünüldüğünde, gerek ise siyasi hayatı boyunca izlediği politika düşünüldüğünde olumsuzluklar da yok değil. 

Aday olması için çok sayıda sebep sıralanabilecekken, kimi kesimler tarafından aday olmaması için de sebepler sıralanabilir. 

Olaya taraflı veya tarafsız bakalım mevcutta görülen tabloda Büyükşehir için en güçlü aday şüphesiz Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok.

Turgut Altınok ile seçim nasıl kazanılabilir bu konudaki değerlendirmelerimi inşallah ileride paylaşacağım.

Ankara Büyükşehir adaylığı sürecinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın masasındaki isimlerden bir diğeri ise Kahramankazan Belediye Başkanı Serhat Oğuz.

Kahramankazan Ankara'nın taşra ilçelerinden birisi olmasına rağmen, Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı anketlerinde ismi çıkan belediye başkanlarından olan Serhat Oğuz, AK Parti Mansur Yavaş'a karşı stratejik bir hamle yapacak olursa aslında biçilmiş kaftan gibi duruyor. 

Şöyle ki; ABB Başkanı Mansur Yavaş 5 yıllık görev sürecinde neredeyse hiçbir vaadini yerine getirememiş, Ankara'ya büyükşehir ölçeğinde dişe dokunur bir yatırımı, hizmeti kazandıramamış ve Ankara'nın olağan hizmet akışının gerisinde kalmış olsa bile ekibi ile birlikte kurguladığı strateji ve izlediği politika gereği dürüstlük ve şeffaflık algısı ile vatandaşın kendisini sorgulamasına mahal vermedi.

Dolayısıyla vatandaşın gündeminde Mansur Yavaş başarılı mı başarısız mı, Ankara'ya hakkıyla hizmet edebildi mi sorusu pek yer tutmuyor. 

Mansur Yavaş'ın karşısına ismi kamuoyunda yıpranmamış, her kesimden insanın desteğini alabilecek, temiz, dürüst, sevilen, yerelde başarılı olmuş bir isimle çıkmak AK Parti'nin seçim stratejisinde önemli bir faktör olabilir. 

Böyle bir stratejide görev verilecek isim Serhat Oğuz olabilir.

Bu süreçte AK Parti'nin şu soruyu sorması gerekir. Tanınmış bir isim mi yoksa herkesin destek vereceği, kabul edeceği bir isim mi?

Aslında bunun provası 2019 seçimlerinde hem Ankara'da, hem de İstanbul'da yapıldı. Siyasi hayatında sadece Beypazarı Belediye Başkanlığı yapmış olan Mansur Yavaş, uzun yıllar Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini yürüten belediyecilikte marka olmuş, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yapmış Mehmet Özhaseki'ye karşı kazandı.

İstanbul'da ise Ekrem İmamoğlu, Türkiye'nin en çok tanınan isimlerinden birisi olan, son Başbakan Binali Yıldırım karşısında kazandı.

Bana göre AK Parti, Mansur Yavaş'tan daha çok tanınan bir isimden ziyade vatandaşın benimseyeceği, samimiyetine, dürüstlüğüne inanacağı geçmişinde hiçbir şaibe olmayan, her konuda güvenilecek bir aday ile seçmenin karşısına çıkmalı.

Mademki rakibin en güçlü olduğu nokta seçmen nazarındaki dürüstlük, şeffaflık algısı bunu aşmanın en kolay yöntemi hem bu konuda gerçek manada çok daha iyi olan, hem de yerel yönetim başarısı olan bir ismi sahaya sürmek. 

Serhat Oğuz Ankara'nın metropol ilçelerinden birisinin değil de taşra ilçelerden birisi olan Kahramankazan'da belediye başkanı olmasına rağmen, Ankara'nın 25 ilçesi arasında başarısıyla öne çıkan isimler arasında yer alıyor.

AK Parti kulislerinde hep "aday profili" üzerinde duruluyor. Bu profilde yer alan "Ankaralı olmak, yerelden bir isim olmak, Cumhur İttifakı'nın hedef kitlesinden oy alabilecek olmak" gibi sıralanan kriterlerin yanına ben "belediye başkanlığı yapmış olmak, vatandaşla iletişimi - hitabeti kuvvetli olmak, memur ve öğrenci şehri Ankara'da memur ve gençlerden oy alabilecek olmak, teşkilatla gönül bağı kurabilmiş olmak, tüm ilçe belediye başkanlarının hakiki manada desteğini alabilecek olmak, milli ve muhafazakar camiadaki vakıf ve kuruluşların desteğini alabilecek olmak, Ankara siyasetine etki edebilecek, Ankara'da söz sahibi olmuş kişi ve kurumların desteğini alabilecek olmak" gibi kriterleri de ekliyorum. 

Serhat Oğuz ismi bu kriterlerin tamamını neden ve niçinleri açıklanacak derecede karşılıyor. Bunları başka bir yazıda inşallah ele alacağım.

Kısacası Serhat Oğuz isminin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı yapılması konusundaki tek engel yeterince tanınmıyor olması olarak değerlendirilebilir. 

Şu unutulmamalıdır ki, Ekrem İmamoğlu ismi de  büyükşehir adayı olarak açıklandığı güne kadar hiç kimse tarafından tanınmıyordu. Adaylığı 18 Aralık 2018 tarihinde açıklandı yani 100 gün gibi bir sürede herkes tanıdığı gibi, belediye başkanı seçti.

Serhat Oğuz isminin de Ankaralı seçmen tarafından tanınması için yeterli süre halen mevcuttur. Burada mühim olan Serhat Oğuz, seçmende nasıl bir etki oluşturacak, vatandaş Serhat Oğuz ile bir gönül bağı kurabilecek mi? sorusudur. 

İyi gözlem yaptığına inanan bir gazeteci olarak bence Serhat Oğuz hem teşkilatlar, hem de vatandaş tarafından büyük bir destek bulabilir. AK Parti ile Ankara genelinde büyük bir rüzgar estirerek, 1 Nisan 2024 sabahı Ankara Büyükşehir'i yeniden AK Parti Belediyeciliğiyle buluşturabilir. 

Son dönemin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığı için en çok konuşulan ismi ise AK Parti Ankara İl Başkanı Hakan Han Özcan.

AK Parti tarafından Türkiye genelinde yapılan temayül yoklamasında Ankara teşkilatlarının birinci sırada tercih ettiği isim Hakan Han Özcan. 

Yaklaşık 6 yıldır AK Parti Ankara İl Başkanı olarak görev yapan Hakan Han Özcan, görev yaptığı sürede Ankara teşkilatlarına tam olarak hakim bir görev icra ederek, gerek teşkilatlarda, gerek belediyelerde gerekse milletvekilleri arasında yaşanabilecek en ufak bir çatlak sese müsade etmedi.

Ankara gibi siyaset ve bürokrasinin merkezi olan bir şehirde uzun süre görevde kalmak kolay olmamasına rağmen teşkilatların uyum içerisinde çalışması ve motivasyonunu hiçbir zaman kaybetmemesi büyük bir teşkilatçılık başarıdır.

Siyasetin çekirdeğinden gelen bir isim olan Hakan Han Özcan, gençlik kollarından başlayarak AK Parti'nin birçok kademesinde görev almış, çok sayıda seçimin merkezinde yer almış ve bu sürede de büyük bir tecrübe kazanmıştır. 

5 yıllık Mansur Yavaş döneminde İl Başkanı olarak görev yapmış olması da bu tecrübenin bir parçasıdır. Mansur Yavaş'ın belediye  başkanlığı döneminde yaptığı ve yapamadığı işlere, sorunlu olduğu konulara en çok hakim olan isim de yine Hakan Han Özcan'dır. 

AK Parti camiası dışında yeterince tanınmıyor olması bir handikap gibi gözükse bile aslında bu tam tersi bir avantajdır. Çünkü aday olarak açıklandığı andan kısa süre sonra tüm Ankara tarafından tanınacak ve Hakan Han Özcan hakkında bir kanaatleri olmayan vatandaşlarında desteğini alabilecektir.

Gazeteci olmamız hasebiyle AK Parti Ankara İl Başkanı Hakan Han Özcan'ın birçok programına katıldım, bazı ilçelerdeki ziyaretlerini yakından takip ettim. Siyasetin kilit noktası samimiyetse bu samimiyeti Hakan Han Özcan'da fazlası ile gördüm. Çocukla çocuk, gençle genç, yaşlının dizinin dibine çöken bir evlat olabilen bir yapısı var. Sahadaki birebir teması muazzam olarak nitelendirilebilir.

Serhat Oğuz ile ilgili kısımda anlattığım birçok konu Hakan Han Özcan için de mevcut. 

Benim şahsi kanaatim AK Parti'nin adayının genç, dinamik, motivasyonu yüksek bir aday olması yönünde, tanınmışlıkla ilgili kısmın kalan sürede rahatlıkla üstesinden gelinebilir. 

Mühim olan seçmenin belirlenecek olan adaya, inanması, güvenmesi.

Bakalım zaman neyi gösterecek, süreci hep birlikte göreceğiz...