Genç kardeşim! Siyaset modern çağın vazgeçilmez unsurlarından birisi olmuştur. Günümüz siyasi mücadelesi büyük oranda sosyal medya üzerinde yürümektedir. Bu anlamda sosyal medyanın siyaset için kullanılması son derece doğaldır.
Günümüzde bizim siyasette alakamız yok demek Kuranın büyük bir kısmıyla alakamız yok demekle, biz köle olalım birileri gelsin bizi yönetsin demekle aynı anlamdadır. Müslüman internet ortamında yaptığı her iş gibi siyaseti de Allah rızası için yapan adamdır.
Hayatımızın her alanında olduğu gibi siyasi alanda da Allah ve Resul’ünün çizdiği sınırlar içerisinde bir siyaset anlayışını takip etmek zorundayız. Bu çizgiler içerisinde yapacağın sanal siyasi faaliyetler hayırlı ameller hanene muhakkak yazılacaktır. Ancak sosyal medya üzerinden yaptığı siyasi faaliyetler belli prensipler dahilinde olmalıdır.
Örneğin bir gün İslam aleminin en büyük ihtiyaçlarından olan İslam birliği, İslam Birleşmiş Milletleri, İslam Natosu, İslam Barış Gücü, İslam Kültür İşbirliği Teşkilatı, İslam Dinar’ı, Faizsiz İslam ekonomisi, “Önce ahlak ve maneviyat” için internet üzerinden vereceğin siyasi mücadele belki de sanal alemde yaptığın en büyük Salih amellerden olacaktır.
Ancak ırkçılık, demokrasi ve muhafazakârlık, battı ne işle ilgili politika ve onların çıkarlarını inceleyen siyasi anlayış için internet üzerinden yapacağın mücadele sana vebali yükünden başka bir şey kazandırmayacaktır.
Evet Asım’ın Nesli kardeşim!
Sanal ortamdaki platformlar da hesap açmak, takipçi olmak, takip edilmek, yazı yazmak, modern hayatın gündelik işlerinden olmuştur. Bizler Müslümanlar olarak her zamanda ve mekanda tüm yaptığımız işlerde Allah‘ın rızasını kazanmaya çalışın ve tüm işlerimizde kuran ve sünneti referans alan insanlarız.
Sadece sanal ortamda değil gündelik hayatta da bir şey bizim dinimize uygun değilse onu Reddederiz. Bu anlamda günümüzde haramlara bulaşmadan, vakit israfına kaçmadan, açtığımız hesapları Allah rızası ve dinimizin emirleri doğrultusunda kullanabiliyorsak bunun bir sakıncası yoktur.
Ancak hesap açtığımız taktirde nefsimize yeniliyorsak, şeytanın gönderdiği internet sinyallerine boyun eğiyorsak bu alanlardan uzak durmak en büyük görevimizdir.
Facebook ve Twitter’da sahte (fake) hesap açmak?
Evet Asım’ın nesli kardeşim! İslam dini sahtekarlığı, yalancılığı, aldatmayı her platformda yasaklayan bir dindir. Normal hayatta insanları kandırmak nasıl bir günah ise sahte hesaplar açarak insanları kandırmakta aynı seviyede bir günahtır. Hatta sanal ortamın hızı ve yaygınlığı nedeniyle kandırılan insanların sayısı da fazla olacağından ister istemez günlük hayattan daha çok günaha girmiş olacaksın.
“Bizi aldatan bizden değildir”. ( Müslim iman 164 fiten 16) hadisi günlük hayatımızın yanında Facebook, Twitter hayatımızı da kapsamaktadır. Günah her zeminde günahtır.
Asım’ın Nesli kardeşim!
Başka birinin yazdığı bir sözü kendine mal etmek ahlaken düşük karakterli olmaktır. Bu sözü alıp altına kendi ismini yazman kendi sözünmüş gibi paylaşıp sosyal medya platformlarında itibar elde etmeye çalışman internettin senin ne hale getirdiğini görmen için iyi bir fırsattır. Sanal alemde bile itibarın başkalarının sözleriyle artıyorsa karakterin konusunda ciddi ciddi düşünmek gerek demektir.
Sosyal medya platformlarında beğeni tuşuna basarken unutma ki beğenmek, onaylamak ve desteklemek demektir. Bu dünyada onaylayıp desteklediklerinden kıyamette sorguya çekileceğin gibi sanal ortamda da onaylayıp destek verdiklerinden sorguya çekileceksin. Veya kimi onayladığına dikkat et. Harama da günaha destek verenlerden olma.
Yine haram veya günah olan bir paylaşımı kendi sayfanda paylaşarak neye vesile olduğunu iyi düşün. Unutma ki hayra veya şerre vesile olan onu yapan gibidir. Kendi sayfanda paylaşılması günah olan bir şeyi paylaştığın anda kaç kişi bu paylaşım vesilesi ile günaha giriyorsa onların günahlarından bir hisse de sana yazılacak unutma. Bir saniyede bir tuşa basarak binlerce insanın günaha girmesine vesile olabileceğini unutma.
Evet Asım’ın nesli kardeşim! Günlük hayatta olduğu gibi sanal ortamda da en dikkatli olunması gereken mesele kadın erkek ilişkilerindeki ölçülere riayet edebilme meselemizdir.
Günlük hayatta kadın ve erkek arasındaki İslami ölçüler neyse internet ve sosyal medya platformlarında da ayni ölçüler geçerlidir. İslam’ın kadın erkek ilişkileri açısından koyduğu hiçbir ölçü internet nedeniyle değiştirilemez. Günlük hayatta ne haram ise internette de o haramdır.
Sosyal medya platformlarında Müslüman bir erkek, zaruret hali bulunmadıkça bir kadın profilini arkadaş listesine eklememeli, Müslüman bir kadın da zaruret hali olmadıkça bir erkeği arkadaş olarak eklememelidir. Eğer eklemek gerekiyorsa zaruret hali ortadan kalktıktan sonra bu duruma bir son verilmelidir.
Bugün boşanma davalarının zabıtalarının büyük bir kısmında sosyal medya Facebook kelimelerinin geçmesi, yıkılan yuvalar, aldatmalar, ihanetler, meşru olmayan ilişkiler hep internet ortamında kadın erkek münasebetlerine dikkat etmemekten kaynaklanmaktadır.
Evet Asım’ın nesli kardeşim! Bir hanımefendinin kendi resmini çoğaltıp Sokak sokak, zinakar, sarhoş, ahlaksız, kötü niyetli ayırmadan herkese dağıtılması ve insanların bakmasına müsaade etmesi neyse internette yayınladığı fotoğrafla milyonlarca tanımadığı insanın bakmasına müsaade etmesi olur.
Ayrıca internette yayılan bir fotoğrafı artık geri almak da mümkün değildir. Gençken çekilip sanal ortama attığın bir fotoğraf evlendikten sonra başına bela olabilir unutma. Senin iyi niyetle paylaştığın bir fotoğrafı kötü niyetli insanların niçin kullanacağını asla bilemezsin.
Bir erkek de hanımının, kızının, kız kardeşlerinin resimlerini internet ortamında yayınlamasına asla müsaade etmemelidir. Bir kimsenin eşinin, kızının, kız kardeşinin resimleri bir arkadaşının cebinden çıkmasın neyse arkadaşın bilgisayarında çıkması da odur.
Selam ve Dua ile
Zübeyt BOZKURT
