Artık Susmak, Suça Ortak Olmaktır

Her sabah Gazze’den yükselen çığlıklarla uyanıyoruz. Yemen’de çocuklar açlıktan can veriyor, Suriye’de şehirler enkaz, Doğu Türkistan’da sessizlik ölümden daha acı. Müslüman coğrafyasında acı, gözyaşı ve zulüm her yerde. Ama ne yazık ki; bu acılara en çok susanlar, en fazla görmezden gelenler, en büyük vebali taşıyanlar bizleriz. İslam ülkeleri olarak koca bir enkazın altında vicdanımızı da gömdük. İçimizde ölen insanlık, dışımızda akan kanı sadece izliyor. Kınama mesajlarıyla, diplomatik söylemlerle, bayatlamış çağrılarla kendimizi kandırıyoruz. Ve bu pasifliğin, bu korkaklığın, bu sinmişliğin başını maalesef Türkiye çekiyor.

Evet, Türkiye. Ümmetin gözünü diktiği, mazlumun umut bağladığı ülke. Tarihiyle, potansiyeliyle, konumuyla ümmetin lideri olması gereken ülke… Bugün sadece izliyor. Gözyaşını dindirmeyen her söz, sadece oyalamadır. Her “sert açıklama”, zalimin kahkahasına karışıyor. Gazze yerle bir edilirken miting düzenlemekle övünüyoruz. Doğu Türkistan'da kardeşlerimiz Çin zulmü altında inlerken "ekonomik ilişkiler bozulmasın" diye kulağımızı tıkıyoruz. Kudüs işgal altındayken sadece ekranlarda öfkeleniyoruz. Oysa hakikat şu: Zulme karşı susmak, zulmün ortağı olmaktır.

İslam dünyasında onlarca devlet, yüzlerce milyar dolarlık servet, milyonlarca asker var ama zerre kadar irade yok. Çünkü her biri başka bir emperyal güce bağlı. Kimisi Amerika'nın ağzına bakıyor, kimisi Rusya'nın, kimisi Çin’in elini öpüyor. Her biri başka bir efendiye hizmet ederken, ümmetin evlatları bir bir toprağa düşüyor. Üstelik bunu seyreden sadece yönetimler değil; aydınlar, yazarlar, kanaat önderleri, ümmetin söz sahipleri de aynı suskunluğun parçası. Kalemler kınamaktan öteye geçmiyor, sözler harekete dönüşmüyor. Birlik çağrıları sadece konferanslarda kalıyor. Oysa birlik, salonda değil, siperlerde kurulur.

Bugün ümmetin en büyük düşmanı İsrail değil, Amerika değil. En büyük düşman: Ümmetin kendi korkusu, sessizliği ve dağınıklığıdır. 2 milyarlık Müslüman nüfusun bir yumruk gibi birleşememesi, sadece dışarıdan değil, içeriden de kuşatılmış olduğumuzu gösteriyor. Mezhep ayrılıkları, etnik çatışmalar, siyasi rekabetler bir ümmeti adeta lime lime etmiş durumda. Herkes kendi krallığını, kendi iktidarını düşünüyor. Kimse Allah’ın yeryüzünde adaletini kurma derdinde değil. İşte bu yüzden Filistin kan ağlıyor. İşte bu yüzden her coğrafyada İslam yerle bir ediliyor.

Buradan Türkiye’ye, İslam ülkelerine ve özellikle kalem tutanlara, söz söyleyenlere sesleniyorum: Artık susmak, ihanettir. Tarafsızlık yok. Ya mazlumdan yanasınız, ya zalimden. Ya dirilişin öncüsüsünüz, ya çöküşün ortağı. Artık ümmetin içinden bir yangın çıkmalı. Bu korku duvarını yıkmadan, bu suskunluk çölünü aşmadan hiçbir dava yeşermez. Yalnızca dua etmekle, sadece üzülmekle, ekran başında iç geçirmekle hiçbir şey değişmeyecek. Değişim, cesaretle başlar. Cesaret ise tevhid bilinciyle yoğrulmuş bir duruşla hayat bulur.

Bu köşe yazısını kaleme almamın sebebi sadece bir haykırış değil, bir çağrıdır: Gelin birlik olalım! Yalancı birleşmeler değil, hakiki bir birlik. Fotoğraf veren değil, birlikte direnen bir birlik. Koltuk için değil, ahiret için kurulan bir birlik. Ümmetin yüreğini birleştirecek, mazlumun duasına cevap olacak, zalimi titretecek bir birlik. Bugün değilse ne zaman? Kim kalkacak da bu kanı durduracak? Kimin kalemi bu zulmü yırtacak?

Ben bu çağrıyı “Gelin Birlik Olalım” adlı kitabımda uzun uzun anlattım. Bu kitabı yazmamdaki maksat; sadece eleştirmek değil, bir çözüm çağrısı sunmak, bir kıvılcım çakmaktı. Suskunların dili, umudunu kaybedenlerin sesi, mücadeleden vazgeçenlerin silahı olmak istedim. Çünkü bu çağrıyı yükseltmezsek, biz de bu ihanet zincirinin bir halkası oluruz. Bu kitabın her satırı bir isyan, her sayfası bir uyanış, her kelimesi bir meydan okumadır.

Sözün özü şudur:
Ya birlik, ya bitiş! Ya kardeşlik, ya kölelik! Ya direniş, ya zillet!
Ümmetin uyanışı sadece düşmanı alt etmez, aynı zamanda mazlumun kaderini değiştirir.
Gelin, birlik olalım. Ama gerçekten.

#GelinBirlikOlalım #ÜmmetUyansın #ZalimeKarşıBirlik #İslamBirliğiŞart #MazlumaSesOl #DirilişZamanı #SessizlikZulümdür #TürkiyeÖncüOlmalı #Korkaklıkİhanettir #TevhidSancağıAltında

Selam ve Dua İle

Zübeyt BOZKURT