Dünya üzerinde bugüne kadar yüzlerce millet yaşadı ve bu milletlerin oluşturduğu çeşitli kültürler ve medeniyetler meydana geldi.

Kimi milletler ve kültürler yalnızca kendi döneminde yaşayıp ortadan kaybolurken, kimileri ise köklü bir medeniyet olarak asırlar boyunca kendisini idame ettirdi.

İşte bunlardan birisi olan, dünya coğrafyasında asırlar boyunca kendisini kabul ettiren “Türk kültür ve medeniyeti” de geçmiş ile gelecek arasında yıkılmaz bir köprü oluşturarak, gönüllerde filizlenmiş köklü bir çınara dönüştü.

Geçmişten bu güne kadar, kurumsal ismi zamanın siyasi gelişmeleriyle değişkenlik gösterse de, Türk kültür ve medeniyetinden süregelen o aynı ruhun bugünkü ismi Türkiye Cumhuriyeti ve Türk milletidir.

Türk milleti tarih sahnesinde birçok kez çeşitli vesilelerle sınanmış ve bu sınavların hepsinden galip gelerek, bizi tarih sahnesinden silmek isteyenlere her türlü şart ve koşulda meydan okumuş ve en güzel cevabı kenetlenerek vermiştir.

Bu birlikteliğin ve kenetlenmenin en büyük müsebbibi şüphesiz tarihten gelen kadim Türk kültürümüz ve millet olma şuurumuzdur.

Millet olarak son sınavımızı hepimizi derinden yaralayan Elazığ ve Malatya’da can kayıpları ve yaralanmalara sebep olan depremde verdik.

Deprem haberinin duyulmasıyla birlikte devletimiz tüm kurumlarıyla birlikte teyakkuza geçerken, tüm vatandaşlarımız deprem bölgesi için seferber oldu. Herkes karınca kararınca, gücü neye yetiyorsa destek olmak için adeta birbiriyle yarıştı.

İşte millet olmak tamda bunu gerektirirdi ki, bizde milletçe kenetlenerek bu badireyi de mümkün olan en hafif şekliyle atlattık.

Devlet bütün kudretiyle depreme anında müdahale ederken, yurdun dört bir yanından yardımlar en ivedi şekilde bölgeye ulaştırıldı.

Hayatını kaybeden onlarca insanımız ve yüzlerce yaralı vatandaşımız hepimizi derin bir üzüntüye sevk etse de, bu depremden elde ettiğimiz teselli, geçmişte olduğu gibi bütün zor zamanlarda milletçe kenetlenebiliyor olmamızın halen güncelliğini koruyor olduğunu bir kez daha görmek oldu.

Kelimelerle ifade edemeyeceğimiz onca duygusal hadise yaşandı ve depremle ilgili alınacak bir sürü ders ortaya çıktı. Elbette sorgulanacak da birçok olay var depreme dair ancak bu yazımızda millet olma şuurumuzun bir kez daha sınavı başarıyla geçmesiyle iktifa edelim.

Kalın sağlıcakla…

Bayram Polat